filmi izledikten sonra kalbiniz
olmasa bile beyniniz filmin atmosferine kayıyor, eğer gece izleyip
yatmışsanız saatler sürecek bir uykusuzluk yakanızı birakmıyor, hatta
müthiş fantastik rüyalar görme garantisi bile var. son derece doyurucu,
sorgulatıcı, hatta kendi hayatınıza dair çıkarımlar yapabileceğiniz,
“bir kitap okudum hayatım değişti” dedirtecek kadar iddialı, ve fakat
duruşu ve oyunculuklarla da bir o kadar naif olmayı becerebilmiş bir
film. philip seymour hoffman(diğer tüm oyuncular gibi) artık bana göre
aşmış oyunculuğunu bir kez daha bizlere armağan etmiş, gözlerim ve
kalbim, sayesinde fazlasıyla şenlendi. filmi çok beğendim, hatta
bilindik bir konu ve kurgu dahilinde son yıllarda yapılmış, büyük
ödüllere layık görülmüş filmlerden, kalite anlamında ziyadesiyle
ayrılmakta. tam anlamıyla anlaşılsın ve mesaj versin diye tek bir konu,
olay ve yargı üzerinden ilerlemiyor, herkes kendine göre farklı farklı
anlamlar bulabilir bu yüzden.
le fate ignorant
filmi izleyip herzamanki gibi bir iki satır bir şey yazmak isterdim ama yapamadım. bulamadım ne yazabileceğimi. neden bu film beni ağlattı onu da bilmiyorum. 2 saatiniz olursa uyuya kalka da olsa izleyin. ben hiç uyumadım. mutluyum, karışığım...